Melatonin Hormonu Biyolojik Dengeyi Nasıl Sağlar?


Melatonin hormonu vücudumuzun kendini koruması için yeterli olan bir mekanizmadır...

* Melatonin hormonu nedir?

* Melatonin hormonunun görevleri nelerdir?

* Bu hormon hayatımızı nasıl etkiler ve eksikliği nelere sebep olur?

Melatonin hormonu, beynin alt merkezlerindeki hücrelerde üretilir. Bu hücreler ışığa ve elektromanyetik dalgalara çok duyarlıdır. Elektromanyetik dalga yoğunluğu arttıkça da melatonin salgılanması azalır. Melatonin, beyindeki epifiz bezinden özellikle geceleri karanlık ortamda salgılanır. Melatonin hormonunda görülen en büyük mucize ise bu hormonun salgılandığı dönem ve miktarıdır. Bu, Yüce Allah’ın yaratmasındaki kusursuzluk ve mükemmelliği bir kez daha bize gösterir. Beynin küçücük bir bölgesinde bulunan hücreler, insanın yaşam ritmini korumak için adeta büyük bir bilinç ve titizlikle çalışırlar.

Melatonin Hormonu Işığa Göre Salgılanır 

Melatonin hormonunun temel görevi, vücudun biyolojik saatini ve ritmini ayarlamaktır. Hormonun üretimi gün içinde ışığın durumuna göre değişir. Üretim gece başlar ve sabaha karşı durur. Melatonin salgılanması genellikle 21.00- 22.00 saatleri arasında başlar. En yüksek değerlerine ise 02.00-04.00 saatlerinde ulaşır ve 07.00-09.00 arasında sona erer. Gece ne kadar uzarsa, melatonin salgılanması da o kadar uzun sürer.

Melatoninin salgılanması mevsimlik değişiklikler de gösterir. Günler uzadıkça üretim azalır, kısaldıkça artar. Günlerin kısa olduğu kış mevsiminde melatonin üretimi artar ve üretim daha erken başlar. Yaz günlerinde ise azalır ve daha geç salgılanır. Beynin küçük karanlık bir bölgesinde bulunan, dışarıdaki karanlık ve aydınlıktan veya mevsimlere göre gecenin kısalıp uzamasından haberi olmayan bu hücreler ne kadar hormon salgılamaları gerektiğini adeta bilirler.

Sonbahar ve kış aylarında, havaların erken kararmasına ve gecelerin uzamasına bağlı olarak melatonin salgısındaki artış aslında başka bir hormonun açığını kapatır. Çünkü mutluluk hormonu olarak adlandırılan serotonin hormonu gündüz veya güneş ışığında artar. Kapalı ve karanlık yerlerde azalır. Bu hormonun azaldığı kış aylarında melatonin hormonunun salgısı artarak ve daha erken üretime başlayarak serotonin hormonunun eksikliği kapatılır.

Aklı ve bilinci olmayan hormonların birbirlerinin eksiklerini tamamlaması elbette çok büyük bir mucizedir. Melatonin hormonunun sahip olduğu detaylar ve birbiri içine geçmiş bu hassas dengeler tek bir gerçeği göstermektedir: İnsan tek bir seferde ve kusursuzca yaratılmıştır.

Melatoninin Üretimi Yaşa Göre Değişir 

İnsanda melatonin üretimi henüz bebeklik aşamasındayken yaklaşık 3. aydan sonra başlar. Bundan önce bebekler melatonin hormonunu anne sütünden alırlar. Yapılan araştırmalara göre, bu hormon anne sütünde akşam saatlerinde gündüz vaktine oranla daha fazla üretilir. Anne sütünde bulunan melatonin hormonu, bebeklerde sancılanma, uykusuzluk ve alerji problemlerini azaltır. Melatonin üretimi 3-5 yaşlarında en yüksek noktaya ulaşır. Üç yaşındaki bir çocukta melatonin düzeyi 1000 pikogram/ml’dır. Bu hormonun bebeklerde ve 5 yaşına kadar çocuklarda yüksek olmasının nedeni bağışıklık sistemini güçlendirmesiyle ilgilidir. Henüz yeni doğan ve pek çok bakteri ile virüse karşı bağışıklığı olmayan çocukların en büyük savunma aracı bu hormondur. Kuşkusuz şuuru olmayan bir hormonun çocukları korumaya çalıştığı düşünülemez. Bu hormonun çocuklarda çok salgılanması Yüce Allah’ın Dafiğ (Belaları def eden, çevirici) ve Hafız (Koruyan, gözeten, muhafaza eden) isimlerinin tecellisidir.

Melatonin üretiminde ergenlik öncesi belirgin bir düşüş olur ve gençlerde 100 pikogram/ml’ye ulaşır. 35-40 yaşlarına kadar melatonin üretimi değişmeden kalır. Yaşla birlikte özellikle 45 yaşından sonra melatonin üretimi azalır ve ileri yaşlarda melatonin üretiminde yine önemli derecede düşüş olur. Yaşlılarda ise 30 pikogram/ml düzeyine iner. İleri yaşta bu hormonun azalması ise dünyadaki imtihanının bir gereğidir. Çünkü Yüce Allah kullarının dünyaya bağlanmaması ve dünya hayatının geçiciliğini hatırlatmak için bu hormonun üretimini azaltarak sebepler dahilinde yaşlılığı yaratmıştır.

Melatonin Hormonu İnsan İçin Hayati Öneme Sahiptir 


Melatonin Hormonu Hücre Sistemini Yenileyerek, Bağışıklık Sistemini Güçlendirir 

Melatonin, başta kanser olmak üzere hastalıklar üzerinde baskılayıcı etki yapar. Yapılan araştırmalar, gece çalışanların geceleri, karanlık ortamların aydınlatılması ve melatonin düzeyinin baskılanması nedeniyle daha fazla kanser riskini taşıdığını ortaya koymuştur. Nitekim melatoninin kanser engelleyici bir etken olduğuna dair çok sayıda bilimsel araştırma yapılmıştır. Deneysel olarak melatoninin birçok tümör tipinde büyümeyi sınırlandırdığı ve tümörü baskılayıcı bir rol oynadığı da anlaşılmıştır.

Ayrıca melatonin, tedavi edici dozlarda verildiğinde direkt olarak tümör hücrelerini öldürücü etkiye sahiptir. Geceleri melatonin düzeyi düşük olan kişilerin kalp dolaşım rahatsızlıklarının olması bu hormonun dolaşım sistemi üzerindeki önemini de ortaya koymaktadır.

Melatoninin Temel Görevi Vücudun Biyolojik Saatini Koruyup Ritmini Ayarlamaktır 

İnsan vücudu her gün aynı saatte otomatik olarak belirli fonksiyonları yerine getirir, vücut ısısını değiştirir, hormonlar salgılar. Biz bunların çoğunun farkına bile varmayız. Örneğin bu biyolojik beden saatine uygun olarak vücudumuz akşam saatlerinde ısı kaybını önlemek için beden ısısını düşürür, sabahları ise bedeni günlük aktivitelere hazırlamak için arttırır. Yani vücut ısısı insanlarda, bir günde yaklaşık bir derece iner ve çıkar. Bu çok önemli olaylar melatonin hormonunun salgılanması ile mümkün olur. Beynin özel bir bölgesinde üretilen bu hormon, bedendeki ritmik kimyasal tepkimelerin yan ürünü olarak oluşan zehirli atıklara karşı da koruyucu bir özelliğe sahiptir. Ayrıca melatonin hormonu stres, sıkıntı ve huzursuzluğu ve ayrıca yaşlanma bulgularını azaltır.

Yüce Allah Melatonin Hormonu ile Vücudun Kendi Kendini Koruma Mekanizmasını Yaratmıştır 


Melatonin hormonu vücudumuzun kendini koruması için yeterli olan bir mekanizmadır. Yüce Allah’ın yarattığı bu sistemde insana düşen tek görev, bu mekanizmaların çalışmasına engel olmadan destekleyici davranışlar sergilemektir. İnsanın bu hormonun çalışmasını desteklemek için özel tedbirler almasına da gerek yoktur. Bunun için yapması gereken, geceleri vakitli ve düzenli olarak yatıp uyumak ve vücudun kendini onarması için beklemektir. Tam karanlıkta yatıp uyumak, melatonin salgısını azaltacak davranışlardan (ışık açık yatmak, televizyon karşısında uyumak gibi) kaçınmak alınacak tedbirlerdendir. Bu tedbirleri aldıktan sonra dışarıdan melatonin veya antioksidan ilaçlar almaya gerek yoktur. Kendisi için hayati öneme sahip bir hormonu üretmek için insanın hiçbir çaba göstermemesi kuşkusuz Yüce Rabbimiz Allah’ın kullarına bahşettiği bir nimet ve lütuftur.

İnsan bütün bir gece uyuyup dinlenirken Allah’ın emriyle hareket eden melatonin hormonu kendisine verilen emri eksiksizce yerine getirmek için çalışır ve ertesi gün uyandığımızda bedenimizdeki düzeni sağlamış olur. İnsanın hiçbir şeyden haberi yokken bedeninin derinliklerinde çalışan bu hormon sistemi, Yüce Allah’ın yaratma ilminin örneklerinden biridir.

Uzmanlar uyku zamanı olarak en ideal olan vaktin gece uykusu olduğunu belirtmektedirler. Her türlü uyku bozukluğunda dahi gündüz uykusu ile takviye yapmayı tavsiye etmemekte, gece uyumanın önemi üzerinde durmaktadırlar. Hücre yenilenmesi ve hormonal reaksiyonlar sadece geceleri meydana geldiği için, bilinenin aksine öğle uykusunun büyük bir katkısı yoktur. Çünkü beynimizin salgıladığı melatonin hormonu hava karardıktan sonra üretilir. Cildin yenilenme işlemini bu hormon başlatır. Nitekim Rabbimiz olan Yüce Allah Kuran’da bu duruma şöyle dikkat çekmiştir:

“O, geceyi sizin için bir elbise, uykuyu bir dinlenme ve gündüzü de yayılıp-çalışma (zamanı) kılandır.” (Furkan Suresi, 47)

Jetlag için Melatonin Hapı: 


Jetlag sendromu uçakla seyahat sırasında doğu-batı veya batı-doğu yönünde beşten fazla zaman diliminin geçilmesi sırasında insan vücudunun bu hızlı zaman değişimine adapte olamamasından kaynaklanan biyolojik saat uyumsuzluğudur. Ama uzun süre uykusuz kalıp, ertesi gün yine yoğun tempoda işe başlamak ve gün içinde yaşam temposuna ayak uydurmaya çalışmak, hatta uzun süre uykusuz araba kullanmak da kısmen de olsa jetlaga neden olabilir. Jetlagı önleyen ve biyolojik saati dengeleyen tek faktör ise melatonin hormonudur. Özellikle, pilotlar ve sürekli yolculuk yapmak zorunda kalanlar, vücut saatini dengeleyen bu hormonu güçlendirmek için ilaç kullanırlar. Ancak vücutta doğal olarak üretilmesi yerine dışarıdan alınan bu madde zararlı olabilmektedir. Çünkü normal şartlarda kandaki seviyesi sadece geceleri yükselen bir hormonun, içilen ilaç nedeniyle gündüz saatlerinde de kanda yüksek seviyede bulunması vücuda zarar verebilir.

Allah’ın bir rahmeti olarak ilk var olduğumuz andan itibaren bu hormon, olması gereken zamanda ve vücudun ihtiyacı kadar üretilir. Yüce Allah göklerde ve yerde gerçekleşen her olaya hakimdir ve herşey O’nun kontrolünde gerçekleşir:

“Göklerde ve yerde bulunanlar O’nundur; hepsi O’na ‘gönülden boyun eğmiş’ bulunuyorlar. Yaratmayı başlatan, sonra onu iade edecek olan O’dur; bu O’na göre pek kolaydır. Göklerde ve yerde en yüce misal O’nundur. O, güçlü ve üstün olandır, hüküm ve hikmet sahibidir.” (Rum Suresi, 26-27)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder