Big Bang Bir Kez Daha Doğrulandı


Bilimin gösterdiği tek bir gerçek vardır. Evren yokluktan yaratılmıştır ve yaratılışında son derece hassas kuvvetler ve dengeler rol oynamıştır...


Uzayın derinliklerini inceleyen astronomlar Big Bang Teorisi'ni destekleyen sağlam kanıtlar elde etmeye devam ediyorlar. Evrenin yaklaşık 14 milyar yıl önce, sıfır hacimdeki ve sonsuz yoğunluktaki bir noktanın patlamasıyla yoktan varolduğu görüşünü savunan bu teori, 1930 lardan bu yana yapılan çok sayıdaki araştırmayla doğrulanmış durumda. Bu teorinin karşısında bir zamanlar duran ve Materyalizm ' e temel teşkil eden sonsuz evren modeli ise artık hiçbir şekilde bilimsel geçerliğe sahip değil.

Amerika Birleşik Devletleri Ulusal Bilim Kuruluşu'nun, (National Science Foundation) güney kutbunda kurulu olan Amundsen-Scott istasyonunda Açısal Ölçek Dereceli Interferometre ' (Degree Angular Scale Interferometer) adı verilen bir teleskop kullanarak gözlemler yapan Chicago Üniversitesi bilim adamları, Big Bang'in kalıntısı olan kozmik mikrodalga radyasyonlarının polarizasyonunu ölçtüler.

Kozmik mikrodalga radyasyonu ya da diğer adıyla kozmik fon radyasyonu, Big Bang ' den sonra çevreye yayılan ısıdan kaynaklanıyor. Bu radyasyon dalgaları 14 milyar senedir uzayda yayılmayı sürdürüyor ve evrenin her yerinde eşit değerde gözlemleniyorlar. Uzayda böyle bir radyasyonun varlığının keşfedilmesi ise günümüzden 37 yıl öncesine uzanıyor. 1965 yılında bu keşfi gerçekleştiren astronomlar Arno Penzias ve Robert Wilson Nobel ödülü kazanmışlardı.

Son araştırmayla cevap aranan soru, söz konusu kozmik fon radyasyonun polarize halde olup olmadığı idi.

Birçok ışık cinsi polarize olmamış haldedir. Kendisini oluşturan dalgalar farklı düzlemler üzerinde aşağı ve yukarı titreşirler. Polarize olmamış ışık yansıdığı veya dağıtıldığı zaman polarize hale gelir ve parçacıklar hizalanırlar. Yazın otomobilimizi sıcaktan koruyabilmek için brandayla örtmemiz de bununla ilgilidir. Branda örtüldükten sonra yalnızca aynı düzlem üzerinde yani hizalanmış ışık parçacıkları brandanın altına geçebilir.

Yaygın bilimsel görüşe göre Big Bang ' den sonra, henüz madde oluşmamışken, patlamanın ortaya çıkardığı ışın parçacıkları serbest elektronlarla etrafa yayılıyordu. Tahminlere göre patlamadan yaklaşık 300.000 yıl sonra bu elektronların bir araya gelmesiyle maddeyi oluştu. Böylece fotonları dağıtacak serbest elektron kalmadı. Madde oluşunca ışık ve maddenin çarpışması sonucu ışık parçacıkları polarize oldular. Maddenin oluşmasıyla polarize olan ışın parçacıklarının radyasyonu 14 milyar sene sonra Antartika ' da kurulu teleskopa ulaştı.

Bilim adamları, teleskoplarına ulaşan ısının polarizasyon detaylarını inceleyerek Big Bang hakkında yepyeni bilgiler edinebilecekler. Araştırma ekibinin başkanı Astrofizikçi John Carlstrom, "Polarizasyonu önemli kılan özelliği eski evrendeki dinamikler için direk bir ölçü oluşturması" diyor. Bilim adamları kozmik fon radyasyonunun polarizasyonu sayesinde Big Bang'in bir fotoğrafına ulaşmış gibiler. (Harun Yahya, Evrenin Yaratılışı)

Bu tür bulgular Big Bang Teorisi ' nin evrenin varoluşunda kaçınılmaz bilimsel gerçek olduğunu ortaya koymaktadır. Materyalizmi temelden yıkmasına karşın bu felsefeye bağlı bilim dergilerinde bile bu durum belirtilmektedir. Bunlardan biri olan ünlü Astronomi dergisi Sky and Telescope Astronomlar kozmik fon radyasyonunun polarizasyonunu ölçmekle mikrodalgaların Big Bang ' in kalıntıları olduğunu kesin olarak ispatladılar yorumunu yaptı. Science News adlı bilim dergisi ise haberi Big Bang Doğrulandı manşetiyle verdi. (Big Bang Confirmed: Seeing twists and turns of primordial light, 28 Eylül 2002)

Bu araştırmanın altını çizdiği çok önemli bir gerçek daha vardır. Evren sürekli bir genişleme içindedir. Galaksiler ve içindeki yıldızlar birbirlerinden sürekli olarak uzaklaşmaktalar. Üstelik genişlemenin hızının giderek arttığı, gezegen ve yıldızların birbirlerinden gizli bir kuvvetin etkisiyle itildiği hesaplanmıştır. Kaynağı bir türlü açıklanamayan bu itici güç bilim adamlarınca kara enerji olarak isimlendirilmiştir. İngilizce kısaltılmış adı DASI olan bu teleskopun sağladığı veriler tüm bunları bir kez daha doğrulamıştır. Araştırmanın bu yönü bir diğer gökbilim dergisi olan Astronomy'de şöyle vurgulanmaktadır:

DASI teleskobunun sağladığı veriler, daha çok kara enerjiden meydana gelen ve gizemli bir şekilde dışa doğru hızlanan bir evrenin teorik modellerini destekleyen ve giderek artan kanıt yığınına bir kaya daha ilave etti. (Polarization in the Cosmic Microwave Background, 28 Eylül 2002)

Şüphesiz tüm bu kozmolojik bulgular modern bilimin imkanları kullanılarak, uzun araştırmalardan sonra ortaya çıkarılmıştır. Oysa evrenin genişlediği gerçeği 1400 sene önce indirilen Kuran'da aynen bildirilmiştir. 

Bilimin gösterdiği tek bir gerçek vardır. Evren yokluktan yaratılmıştır ve yaratılışında son derece hassas kuvvetler ve dengeler rol oynamıştır. Üstelik böylesine büyük bir patlamadan sonra yıldız ve galaksilerin, gezegenlerin uyum içinde yüzdüğü bir evrenin yani düzenin ortaya çıkmış olması ise çok büyük bir mucizedir. Çünkü patlamaların tahribat yaratmasını ve düzeni bozması beklenir. Böylesine hassas bir ayarlama tesadüflerin eseri olamaz. Evrendeki herşey Üstün bir Akıl sahibi bir Yaratıcı'nın varlığını göstermektedir. Bu Yaratıcı göklerin ve yerin Hakimi Yüce Allah'tır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder