Yaratılış Gerçeği Ve Evrimin Sonu


Canlı hücrelerinin temel malzemesi olan proteinin "tesadüfen" oluşma ihtimali, kesinlikle sıfırdır...

Allah'ın varlığı ve tüm canlıların O'nun tarafından yaratıldığı gerçeği, 19. yüzyıla kadar insanlığın ezici bir çoğunluğu tarafından kabul ediliyordu. Ancak yüzyılın ortasında geliştirilen evrim teorisi, çok farklı bir iddia ile ortaya çıktı.

Charles Darwin adlı amatör bir biyolog tarafından ortaya atılan bu teoriye göre hayat tek bir hücrenin tesadüfen oluşmasıyla başlamış, bu hücrenin zaman içinde yine tesadüfler sayesinde gelişmesiyle bugünkü canlılar alemi oluşmuştu. Bu iddialı teori, ortaya atılır atılmaz bazı ideolojik çevrelerin ilgi odağı oldu; çünkü ateizme sözde bilimsel bir temel sağlamıştı.

Ancak gelişen teknoloji, modern tıp ve biyoloji insan vücudundaki sırları çözdükçe evrim içinden çıkılması imkansız bir safsataya dönüştü. Darwin'in iddialarından ortaya attığından bu yana 130 yıl geçti. O tarihte genetik, biomatematik, mikrobiyoloji gibi bilim dalları yoktu. Dahası Darwin canlı hücrelerindeki DNA'dan bile habersizdi. Ortaya attığı varsayımlar sözkonusu bilim dalları geliştikçe büyük açmazlarla karşılaştı.

Evrim teorisinin, her geçen gün yenileriyle karşılaştığı bu açmazları çözememesinin temel nedeni şudur: Canlılık, hayatın yapıtaşı olan proteinden, onun en üst düzeyi olan insan bedenine kadar, sayısı sonsuza yakın hassas denge üzerine kuruludur. Bilinçli bir Yaratıcı'nın varlığını kabul etmeyen evrim teorisi ise, tüm bu dengelerin bir bilinç olmadan nasıl kurulduğu ve korunduğu sorusuna, "tesadüf"ten başka bir açıklama getirememektedir.

Oysa sözünü ettiğimiz dengeler o denli hassas ve sayı olarak da o kadar çokturlar ki, bunların "tesadüfen" oluştuklarını ileri sürmek, hiçbir şekilde akıl ve sağduyu ile bağdaşmamaktadır. Canlılığı oluşturan milyonlarca faktörden yalnızca birisinin, örneğin canlı hücrelerinin temel malzemesi olan proteinin "tesadüfen" oluşma ihtimali, kesinlikle sıfırdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder