Göğün boşluğunda boyun eğdirilmiş (musahhar kılınmış) kuşları görmüyorlar mı? Onları (böyle boşlukta) Allah'tan başkası tutmuyor. Şüphesiz, iman eden bir topluluk için bunda ayetler vardır. (Nahl Süresi, 79)
Bu minik kuş nasıl oluyor da şiddetli rüzgarda bile hedefe uçma, havada asılı durma ve dalma haraketlerini mükemmel şekilde başarıyor?
Bu, Allah’ın olağanüstü yaratılış harikasıdır. Sinekkuşlarının ağırlığı birkaç gramdan, en fazla 20 grama kadar gelmektedir. Bu küçük yapılarına rağmen dünyanın havada asılı kalma konusunda en yetenekli canlılarıdır. Sinekkuşları diğer kuşlardan farklı bir uçuş tarzına sahiptir. Diğer kuşlardaki kanatları aşağı-yukarı çırpma şeklindeki hareketin aksine, kanatlarını “8” şeklinde bir hareketle titreştirirler.
Bu titreşim, hem aşağı hem de yukarı hareket sırasında kaldırma kuvveti oluşturur. Havada asılı uçuş esnasında, sinekkuşlarının kanatlarının kenarında bir hava girdabı yaratılarak ek kaldırma kuvveti oluşturulmaktadır. Bu girdaplar çok kararsız olup, kısa zaman içinde etkisini yitirir. Sinekkuşlarına bu soruna karşı akıllı bir sistem verilmiştir. Kanatlarının yüksek açılı aşağı hareketi esnasında, girdap oluşturulur. Yukarı hareket esnasında kanatlarını döndürerek, bir girdap bitirilip, kanadın diğer yüzünde yeni bir girdap oluşması sağlanır; böylece yüksek kaldırma kuvvetinin devamlılığı sağlanır. Bu hassas dengenin şiddetli bir rüzgar ile bozulacağı düşünülse de, hiç de öyle olmamaktadır.
Bir diğer mucizevi olay ise sinekkuşlarının enerji tüketimleri ile ilgilidir.
İnsanlarda yoğun egzersize enerji sağlamak için saatler öncesinden yakıt (yemek) alınması gerekirken, sinekkuşları Allah’ın hikmeti olarak uçuş sürerken yeni yakıt alarak bunu hızlıca enerji elde etmede kullanabilmektedir. Tatlı nektarı yemelerini takip eden birkaç dakika içinde, yeni yedikleri yakıt kullanılarak havada asılı uçma için gerekli enerji temin edilir; böylece uçuş devam eder ve daha fazla nektar tüketilebilir.
Sinekkuşları, sıcakkanlı canlılar arasında enerji tüketimi en yüksek olanıdır. Kalpleri dakikada 500 atım ile çalışarak gözle görülemeyecek kadar hızlı kanat hareketleri ile havada asılı uçuşları sağlanmaktadır. Yüksek enerji ihtiyacı nedeniyle, bu kuşlar neredeyse her zaman aç kalma tehlikesi ile karşı karşıyadırlar; her gün kendi ağırlıklarından fazla nektar içmeleri gerekmektedir.
Bilimadamları, sinekkuşlarını aç bıraktıktan sonra, belli miktarda Karbon 13 izotopu içeren şekerkamışı nektarı vererek bir deney yaptılar. Kuşlar nektarı içmeye başlayınca, bilim adamları, özel bir mekanizma ile oksijen alımını (enerji kullanımını belirlemek için) ve nefesteki karbon miktarını ölçtüler. Bu araştırma sonucunda, sinekkuşlarının şekerkamışı nektarını içmelerini takip eden 20 dakika içinde havada asılı uçuşları için gerekli enerjinin yüzde 90’ını sağladıkları gösterilmiştir. Bu deney ile ilk defa omurgalı canlılar içinde, yeni tüketilen şekerin egzersiz metabolizmasını bu derece yüksek oranda karşıladığı gösterilmiştir.
Aynı durumu bir insan ile karşılaştıracak olursak; bir atlet, kapasitenin yüzde 60’ı ile egzersiz yaptığında yeni tüketilen şeker, tüm enerji ihtiyacının ancak yüzde 15-30’unu karşılamaktadır. Kaslarının ihtiyacı olan enerjiyi tam olarak sağlayabilmek için bir insanın, bir gece önceden yüksek karbonhidrat içeren yemek tüketmesi gerekmektedir.
Sinekkuşları, Allah tarafından yaşam şeklinde tam uygun bir metabolizma ve sistem ile yaratılmıştır; aksi durumda zaten yaşaması mümkün olamayacaktır. İnsan gibi diğer canlılara da böyle bir mekanizma, yüksek enerji ihtiyacı olmadığı için verilmemiştir. Allah her şeyi olması gerektiği gibi, yerli yerinde ve mükemmel biçimde yaratmaktadır.
Yüce Rabbimiz bir ayetinde şöyle buyurur:
"Her şeyi sapasağlam ve yerli yerinde yapan Allah’ın sanatıdır (bu)." (Neml Suresi, 88)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder