Nazilerin Irk Teorisyeni: Ernst Haeckel


Haeckel, bilim dünyasında "bireyoluş soyoluşun tekrarıdır" diye bilinen teori ile tanınır...

Darwin'den Nazilere uzanan yolda incelememiz gereken son isim, 20. yüzyılın başında Almanya'nın en ünlü Darwinist'i ve en fanatik öjeni taraftarı olan zoolog Ernst Haeckel'dir.

Haeckel, bilim dünyasında "bireyoluş soyoluşun tekrarıdır" diye bilinen teori ile tanınır. Bu evrimci teoriye göre, her canlı anne karnındaki gelişimi sırasında, atalarının yaşadığı sözde "evrim süreci"ni yeniden yaşamaktadır. Haeckel, Darwin'den etkilenerek ortaya attığı bu teoriyi destekleyebilmek için bazı embriyo çizimleri yapmıştır. Ancak sonradan Haeckel'in bu çizimlerde kasıtlı çarpıtmalar yaptığı ve teorisinin gerçekte bir bilim sahtekarlığından başka bir şey olmadığı anlaşılmıştır. Haeckel, bilimi Darwinizm'e uydurabilmek için sahte deliller yapan bir şarlatandır.

Haeckel'in sahte biliminin bir diğer örneği ise öjeni teorisidir. Charles Darwin, Francis Galton ve Leonard Darwin gibi isimlerden devraldığı öjeni teorisini daha da ileri götürmüş ve eski Yunan'daki Sparta modeline geri dönmeyi önermiştir: Yani çocuk katliamlarına! Haeckel, Wonders of Life adlı kitabında, "sakat doğan bebeklerin hiç vakit yitirilmeden öldürülmesini" savunmuş ve bu bebeklerin henüz bir bilince sahip olmadıklarını ileri sürerek "bunun bir cinayet sayılmayacağını" iddia etmiştir.(Ernst Haeckel, The Wonders of Life, New York, Harper, 1904, s. 21 ) Haeckel sadece sakat doğan bebeklerin değil, toplumun sözde evrimine engel olan tüm hasta ve sakat insanların "evrim yasaları" gereğince ayıklanmasını istemiştir. Hastaların tedavi edilmesine karşı çıkmış, bu tedavinin doğal seleksiyonu engellediğini ileri sürerek şöyle yazmıştır:

İyileşmesi mümkün olmayan yüz binlerce hasta, örneğin akıl hastaları, cüzzamlılar, kanser hastaları yapay olarak hayatta tutulmakta, ama bu kendilerine veya toplumun geneline hiçbir yarar getirmemektedir... Bu kötülükten kurtulabilmek için, yetkili bir komisyonun kararı ve gözlemiyle hastalara hızlı ve etkili bir zehir verilmelidir. (Ernst Haeckel, Wonders of Life, New York, Harper, 1904, pp. 118-119; cited in Daniel Gasman, Social Darwinism in Ernst Haeckel and the German Monist League, MacDonald, London and New York, 1971, p .95. )

Haeckel'in teorisini kurduğu bu vahşet, Nazi Almanyası tarafından uygulamaya konacaktı. Naziler, iktidara geldikten kısa bir süre sonra, resmi bir öjeni politikası başlattılar. Alman toplumu içindeki akıl hastaları, sakatlar, doğuştan körler ve kalıtsal hastalıklara sahip olanlar, özel "sterilizasyon merkezleri"nde toplandılar. Bu kişilere, Alman ırkının saflığını ve evrimsel ilerleyişini bozan parazitler olarak bakılıyordu. Nitekim bir süre sonra toplumdan soyutlanan bu insanlar, Hitler'den gelen gizli bir talimata göre öldürülmeye başlanacaktı.

Ernst Haeckel'in fikirlerinin ve genel olarak Darwinist ideolojinin, Nazizm'in temeli  olması, konuyu inceleyen pek çok tarihçi tarafından dile getirilmiş bir gerçektir. Amerikalı tarihçi Daniel Gasman, The Scientific Origins of National Socialism: Social Darwinism in Ernst Haeckel and the German Monist League (Nazizmin Bilimsel Kökenleri: Ernst Haeckel'in Sosyal Darwinizmi ve Alman Monist Birliği) adlı kitabında, bu konuda çok kapsamlı deliller sunar. Daniel Gasman'a göre, "Haeckel, Almanya'nın ırkçılık, faşizm ve emperyalizmi besleyen en önemli ideoloğu" sıfatını taşımaktadır. (Daniel Gasman, The Scientific Origins of National Socialism: Social Darwinism in Ernest Haeckel and the German Monist League, American Elsevier Press, New York, 1971. ss. xvi-xvii )  Haeckel Nazizm'e hem ideolojik hem de örgütsel bir miras bırakmıştır. Bir yandan öjeni ve ırkçılığın teorisini oluşturmuş, bir yandan da "Monist Birliği" adlı ateist bir dernek kurmuş ve bu dernek Nazilerin eğitimli kesimde yankı bulmasında büyük rol oynamıştır.

Cambridge Üniversitesi tarihçisi ve London Times gazetesi yazarı Ben Macintyre, Haeckel'in Nazilere miras bıraktığı Darwinist düşünceyi şöyle anlatır:

Alman embriyolog Haeckel ve onun Monist Birliği, dünyaya ve özellikle de Almanya'ya, ulusların tüm tarihinin doğal seleksiyonla açıklanabileceğini söylüyorlardı. Hitler ve onun çarpık teorileri, ırksal saflık ve en uygunların hayatta kalması adına ırkları topluca yok etmeye kalkarak bu sahte bilimi siyasete dönüştürdü. Hitler kitabına Mein Kampf (Benim Kavgam) adını vererek, Haeckel'in Darwin'in "yaşam kavgası" kavramına yaptığı tercümeyi yankılıyordu aslında. (Ben Macintyre, Forgotten Fatherland: The Search for Elisabeth Nietzsche. New York, Farrar Straus Giroux, 1992, s. 28 )



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder